top of page

Öyküler ve Özgür Metinler

                          Bir Sürü Duygu

           M.Ali GÜNER

Pin by ahmad abrahim on Yu in 2022 | Minimalist wallpaper, Minimalist photography, Minimal photography.jpg

​​

 

Hızla akan zaman diliminde, her şey normal akışında devam ederken, insan çevresinden ilgisizce yaşadığını sanarken sanki bir çağdan, bir çağa geçmiş gibi oluyor. Zaman ne kadar da acımasız ve duyarsız. 

Bu kadar anlamsız kalabalıklar içinde kendine rol biçenlerin kendi dünyalarında devasa olduklarını gördükçe yüreğindeki sızıyla başa çıkamıyorsun.

...

 

Sonra bir gün ummadığın bir şey oluyor. Uyanıyorsun. Artık sen, eski sen olmuyorsun, yeni sen ile başa çıkamıyorsun. Ne kadar çok şey değişmiş oluyor bir gecede farkından olmadan. Artık görüyorsun, duyuyorsun, biliyorsun. Göğsünde bir sancı ile nasıl yaşanır sorgusu aklında, acı ve umudun uyumu oluyorsun. Bir yanın ağlarken diğer yanın gülümsemeyi çoğaltmaya bir yanın öfkenin yularını tutmaya çalışırken, diğer yanın nefsinin yularına asılıyor. İçinde ki savaşın öznesi oluyorsun bir anda, dışındaki kalabalık yalnızlaşıyor. Anlamları kirlenmiş bir toplumda uyanmak, seherdeki çiğ tanesine karşı bile suçluluk duymayı getiriyor. Utanıyorsun serçelerden, kaldırımda açan sarı bir çiçek tükürüyor yüzüne yüzüne. Toprak can çekişiyor tıpkı insan gibi ve su isyan edemiyor bile öz gibi.

...

 

Sol yanın ağrıyor, bu ağrı yaşamak ağrısı. Onursuz olmayı dayatıyor hayat denilen ve bizzat insanın icad ettiği her kural. Bir gün bir şey oluyor ve biliyorsun. "Bilmek acı çekmektir,"diye düşünüyorsun. İçinde ki acıyı anlatmaya çalışsan "Aşık mısın," diye soran sığlık beni allak bulak ediyor. Sevmek mi aşk mı, yoksa başka bir acı mı? Yaşamın kendi öz acısı mı? Sanki sadece aşk acısı varmış gibi hayatta. Sanki yaşanması gerekenlerin, yaşanmamasının verdiği acı azmış gibi algılar beni öldürüyor. İçselleşemeyen bir toplumun tüm derdi sadece egosu oluyor ve duyduğu, gördüğü ve bildiği egosunun zarı kadar. Basıp geçtiği onca şeyi göremeyenler, suçu suçludan ayıramıyor hâliyle. İtiraz ettiğinde anan baban bile sevmez bu ülkede. Devlet sevmez, eş sevmez, komşun sevmez, patron sevmez, arkadaşların bile sevmez.Onların sevip sevmemesine takılmayanlar, kendi olabiliyor. Ruhun acı çekiyor çok acıyor için, çünkü özgürleştikçe büyüdü hapishanen.

...

 

Bahar dalları açmış nasıl da güzeller ve bulutların dansı var aylardan mart, yarı kış yarı bahar. İçimde bir sancı, bir yara, bir umut, bir direniş. Yoruldum demeye utanırım ve yaşamaya sebepler bulurum. Anlamlar dışında nedir ki bu hayat? Bir yıl içinde o kadar şey değişmiş ki,o kadar şey yaşanmış ki yüreğimde ve beynimde … İsyan ediyor ruhum. Kaç enkazdan çıkmış bu yürek. Kim ne kadar ise o kadarımdır. Kendimi bilmek, sevmek, inanmak güvenmek yetiyor bana. Yetiyor yetmesine de insanlar ne kadar duygusuz, ne kadar ikiyüzlü, ne kadar maddeci olduğunu anlıyorsun. Ve sonra… Daha sonra Anlıyorsun ki aslında beklerken yok olmuşsun. 

...

 

Yok olma duygusu bir sızı yâda bir sancı gibidir insanın yüreğinde. Yok olma duygusu sadece ölüm değildir insanın kalbinde.

...

 

Bitmez, tükenmez hayallerimden biridir iğde ve ıhlamur ağaçlı bir bahçe. Düşünsene sen veranda da sallanan koltuğundasın, elinde bir taş kahve, burnunda bir iğde yada bir ıhlamur kokusu. Akşamüstü güneşte vuruyorsa tenine. Gel de mutlu olma.

 ...

 

Hayal kurmak güzeldir, insanın içini sağlam tutar. Lakin hayale inanmak, hayal edileni gerçek sanıp ona inanmak ise, bütün bir ömre yayılan hayal kırıklığına yol açar. Hayal kırıklığı, insanı azar azar tüketen, tükettiği ölçüde kendini daha derin hissettiren bir yaradır aslında. Hayal kırıklığı, insanın inandığı yerden kırılmasıdır…

 

 

 

feshetmek
Cloud.jpg

Mırıldanmalarım

Meral KUTLUĞ

 -40.jpg

        Koskoca Müdür

Gonca BORÇA

Cloud.jpg

    Ayrılık

Emine AYDOĞDU

memories.jpg

Sararmış Bir Fotoğraf ve Altı Çizili Kelimeler

Fatma ALTUN

bottom of page